Bir Medeniyetin Hazin Sonu… (Heybin)

24 Ocak 2009 – 08:31

 

Köyümüzün simgesi olmasına raÄŸmen, kültürümüze olan ilgisizliÄŸimiz nedeniyle, bugüne kadar köylümüzden baÅŸka, adını duyan olmamıştır. Åžeyh türbesinin çevresinde bulunan mezarlık kalıntıları, buranın eskiden bir yerleÅŸim yeri olduÄŸunu, bir medeniyete beÅŸiklik ettiÄŸini doÄŸrular nitelikte… Yabani arıların kayalıklarında ürettikleri yüzlerce kilo bal, dunyanın hiçbir yerinde benzeri ne görülmüş nede duyulmuÅŸtur. Böyle bir doÄŸal varlığa sahip çıkamayışımızın üzüntüsünü yaşıyoruz. KiÅŸisel çıkar ve bilinçsizce yapılan tahribatın doÄŸaya verdiÄŸi zararları, varın siz tahmin edin. Bu  yazı bile insanın tüylerini diken ediyor.

Buyrun, Fehmi Amca’mızın yazısı…

 

      HEYBİN

        Bölgede Kinderip adı ile birlikte anılan, köyümüzün güneyinde, SÄ°TA, KÄ°RMEYTE, KÖZE adlı köylerin çevrelediÄŸi, kartal yuvasını andıran yüksekçe bir daÄŸ, dağın başında binlerce yıl önceden kaldığı tahmin edilen kale kalıntıları ve büyük ve derin bir sarnıç…

 

        Batı yamacında, bin yıllar önceden kalan meşe ormanı ve bu ormanı, manevi gücü ile koruya gelen ve bu günlere getiren ŞEYH MUHAMMET hazretleri ve onun TÜRBESİ, HEYBİN adı ile birlikte anılmaktadır.

 

        HEYBİN denildiğinde, ilk akla gelenlerden, kalenin batısında, ormana tepeden bakan KEF INNEHLE  dediğimiz yüksek ve heybetli bir kaya, bu kayanın adının KEF INNEHLE olmasının nedeni adından da anlaşılacağı gibi, doğal bir arı kovanı olmasındandır.

 

        HEYBÄ°N‘in büyük bölümü ve KEF INNEHLE’nin de içinde bulunduÄŸu arazi, Bugün köyümüzde AKYOL ve UÇAN ailelerinin dördüncü göbek dedesi Hacı Abdullah’ın mülkü iken, mirasçılarından Hacı Mahmut UÇAN’ın çocuklarına ve torunlarına intikal etmiÅŸtir. Yaklaşık 50 yıl önce, bu kiÅŸiler, kayadan çok fazla miktarda  bal aldıklarını o tarihte köyde duymayan kalmamıştır.

 

       Maalesef Bal alırken, kayanın arı kovanı olan bölümü zarar gördüğünden, bir daha aynı miktarda bal almak mümkün olmamıştır.

 

       HEYBİN ormanı ve şeyhin türbesi, ELES gibi, ŞEYH ARATTE gibi, halk tarafından kutsal bir mesire ve ziyaret yeri olarak kabul edilmiştir.

 

        Bugün malesef, kalenin yerine geliÅŸi güzel inÅŸa edilmiÅŸ metruk bir bina, “zaman zaman” ot ve saman koyma, bazen çobanların barınağı olarak kullanılmaktadır.

 

         Kalenin tepesindeki sarnıç da aynı şekilde bin yıllardır SUSAMIŞA su vermeye devam etmektedir.

 

 

        HEYBÄ°N’in, köye uzaklığı ve son zamanlardaki güvenlik sorunları nedeniyle, buradaki topraklar iÅŸlenememekte, eskisi gibi Åžeyh ziyareti ve piknik amaçlı geziler yapılamamaktadır.

 

Yazı: Fehmi Akyol  (Eğitimci-Gazeteci)

  1. “Bir Medeniyetin Hazin Sonu… (Heybin)” 17 Yorum

  2. Hebine ilk defa 2001’de orta 3 de iken gitmiÅŸtim. Hep merak ettiÄŸim bir yerdi. gerçekten çok güzel bir yer. Fehmi amcanın da dediÄŸi gibi kef ınnehle çok heybetli bir daÄŸ. dağın zirvesine çıktığımızda etraftaki bütün köyleri kuÅŸ bakışı seyredebildik. bu mevki hakkında bizim pek yeterli bir bilgimiz yok. sizin gibi deÄŸerli büyüklerimizin sayesinde biz de aydınlanmış olduk. kısa zamanda hebin’in resimlerini yayınlamak istiyorum. Merak edip de görmeyen ve özlemini çeken herkes için. Fehmi AKYOL ve isimsiz kahraman ikinize de teÅŸekkürler.

    Admin 24 Ocak 2009

  3. Heybin, bir çok kiÅŸi için, “beldenin en yüksek,en heybetli ve ormanlık bir yer”olarak bilinir ise de, benim için;bir medeniyete beÅŸiklik etmiÅŸ,doÄŸal güzelliÄŸi ile içimizi ferahlatan,köyü gururlandıran yer olarak bilirim.
    DeÄŸerli arkadaÅŸlar;önümüzdeki ilkbaharda Heybin’in kalesini ve çevresini incelemek üzere “Birlikte Heybin’e” kampanyası baÅŸlatalım mı?

    isimsiz kahraman 24 Ocak 2009

  4. geleneksel olarak her yıl mayıs ayında ziyaret ediliyor.

    Admin 24 Ocak 2009

  5. Değerli fehmi amca,içimden heybin için bir şiir yazmak geldi.usta değilim,ama beğeneceğinizi umuyorum.
    Heybin
    Bizim köyün dağı var,
    Çiçek çiçek balı var,
    Heybetlidir kalesi,
    Acı tatlı palamudu var.
    ***
    Bir medeniyet geçti heybinden,
    Geldi gitti görünmeden,
    Ne acıdır söylemesi,
    Herşey oldu yüzümüzden.

    isimsiz kahraman 24 Ocak 2009

  6. Köyümüzün böyle güzel bir mekana sahip olması,gurur verici.
    En kısa zamanda,merak ettiğim bu harika dağı görmek istiyorum.
    KÖyüme köylüme selam.

    ömer 24 Ocak 2009

  7. Sevgili İsimsiz Kahraman,Sen ne söylersen söyle kulağa hoş geliyor.SANA ÖZEL BİR MANİ( ANLIK)
    M.A.
    REKIB ELE FARASU,
    ÇEPLİYITÜ FİDÜ

    RAYIH LI KAL3IT HEBÄ°N,
    HEBİBITÜ ITRİDÜ
    Not:(3) ayn

    fehmi akyol 24 Ocak 2009

  8. evet heybin, innatf ve il illem çocukluğumuzun geçtiği koyun-keçi sürüsünü güttüğümüz yerler. çok güzel çoooooooookk. ne yazıkki artık oralar da unutuldu veya unutturuldu. inşallah oralar yine hatırlanır hiç olmasa oralara piknik için gidilir diyorum. fehmi amcama da buraları hatırlattığı için teşekkür ediyorum. ayıca düzceden mersine kocaman kocaman selamlar gönderiyorum. birde yine düzceden kinderip ve kinderiplilere selamlar.

    Hüseyin AKYOL 24 Ocak 2009

  9. işte cevabım, Fehmi amca

    Heybin

    Yamaçlarında meşe ormanları,
    Binbir çeşit kuşlar…
    Toprakla buluşunca ilkbahar damlaları,
    Dört bir yandan yeşeren otlar…
    ***
    Şey Muhammedi gölgeliyor meşe ağaçları,
    Otlayan hayvanlar, uçuşan arılar…
    Şeyhin türbesinde huzur buluyor köyün insanları,
    Dua eden analar,oynayan çocuklar.

    İşte bunlarla güzeldir, Heybin.

    isimsiz kahraman 24 Ocak 2009

  10. FEHMÄ° AMCAYI BU KÃœLTÃœR HÄ°ZMETÄ°NDEN DOLAYI TEBRÄ°K EDERÄ°M. FEHMÄ° AMCA KALÄ°TELÄ° YAZILARIYLA SÄ°TEMÄ°ZE RENK KATIYOR.

    VEYSİ YEŞİLYURT 24 Ocak 2009

  11. Bu çok güzel ve tanıtıcı yazılarınız için Teşekkürler

    yosuncan1 25 Ocak 2009

  12. gecenlerde biri en cok neyi ozledin diye sordugunda.hebinde”magayer”dan baslayip”meyset” tarafina alabildigince atimi kosturmak bir sabah diye soylemistim o kadar ozledimki.yav arkadaslar bu yeni nesil ne oldu bizlere cokmu light olduk ya.gorende ulasilmaz bir yerin anatomisinin senaryosunu ciziyoruz zannedecek.haftalardir orda sabahladigimiz gunler vardi.hatta koye geldigimizde ihtiyacimiz olan seyi almak icin hemencecik donerdik oralara.olaki bir sey olmus gozumuzden kacmistir diye.yani anlayacagimiz koy artik cok modern geliyordu bizde hic gitmek istemezdik.tesekkurler fehmi amca.

    ibrahim pala 25 Ocak 2009

  13. KardeÅŸim Ä°simsez kahraman,Adamın biri bir gün mardine gitmiÅŸ,çantasında arpa ekmeÄŸi,biraz helva bulsa onunla yiyecek.SaÄŸa sola bakar ve ayakkabı tamircisinin derilerini yumuÅŸattığı koyu renkli suyu incelerken, muzip Mardin gençleri adamın farkına varır ve yanına yaklaÅŸarak sorar.Ne istiyorsun amca.o da ekmeÄŸini gösterek! bununla pekmez yemek isterdim der.Altına bir tabure verirler.Çırağı boÅŸ bir tabak alması için bitiÅŸik lokantaya gönderir.Gelen tabak deri suyu doldurulur ve adamın önüne konur.Adam ekmeÄŸini önüne konan ÅŸeyle beraber yedikten sonra,adama döner,BENÄ° ÄžAŞİM SANMAYIN,PEKMEZÄ°NÄ°Z BÄ°RAZ TATSIZDI….DER.. Åžiirin en az senin kadar güzeldi.Birazcık kafiye sorunu vardı. Ha Ha Ha

    fehmi akyol 25 Ocak 2009

  14. Sevgili YeÅŸilyurt öğretmenim,Biraz gülmeniz için Ä°simsiz kahramanın yorumuna yazdığım cevabı okuyunuz lütfen Ancak,Fıkra nitelikli yazıdan adamın kimliÄŸi ve tepkisiyle ilgili bazı bölümleri bilerek kestim ve deÄŸiÅŸtirdim….. Haberiniz olsun.

    fehmi akyol 25 Ocak 2009

  15. ben mesajımı aldım.Nihayetinde şairliğimi ispatladım.

    isimsiz kahraman 25 Ocak 2009

  16. evet amca bizim oralara rahatlıkla gidip gezebileceğimiz, kalabileceğimiz ve oralarda eğlenebileceğimiz zamanlar eski zamanlardı. şimdi ise bu imkanlar belirli sebeplerden dolayı kısıtlandı. inşallah bu kısıtlamalar da yakın zamanda biter de en azından dışarda olan (gurbette) bizler köyümüze geldiğimizde oralara rahatlıkla gider gezer eğlenir ve eski günlerimizi yadederiz. ayrıca fehmi amca buurda görüşmek nasıp oldu. msn yi ekledim inşallah bundan sonra ordan da görüşürüz. bu vesile ile senin ve yengemin ellerinden,yegenlerimin de gözlerinden öperim. mersine geldiğimizde görüşmek dileğiyle selamlar saygılar.

    Hüseyin AKYOL 26 Ocak 2009

  17. çocukluğum hibinde geçti.aslında orda çok anım geçti.bir tanesini anlatmadan geçmek istemiyorum.ben ve amcam sulu neime birgün tavuklarımızın gittikçe azaldığına şahit olduk.araştırdık sonucunda daha önce beslediğimiz bir kedi idi.bunun için geceleyin tuzak kurduk.geceyarısı kedinin çığlığıyla uyandık.tamda yakalayım derken beni bacağımdan ısırdı ama kocaman olmuştu.sabaha kadar acıyı ben çektim.kedi tuzağımızdan kurtulup kaçıp gitti.olan bana oldu.ve hala bacağımda izi var.

    AHMET ERDAL 4 Nisan 2009

  18. ahmet ufak atta kediler yesin

    the_abax 5 Nisan 2009

Yorum yapmak için giriş yapınız.