Köyümüzün Kayıp Mekanları…

22 Kasım 2008 – 13:37

Adını çok az kiÅŸinin hatırladığı iki mekandan bahsedeceÄŸim. “Bısten” ve “Kefel-bia”…

Gölün kuzeybatısında, kızların oyun alanı olarak bilinen “Bısten” adında bir mekan vardı. “Her ÅŸeyin ekili olduÄŸu, (Beldemizde yetiÅŸen sebze ve meyveler) yeÅŸil bir alan” dan adını aldığı söylenmekte… Mekanın sol tarafında da kefel-bia” adında bir mekan daha vardı… Bizim asıl konumuz “bısten” olacak.

Her ne kadar yeni nesil için “Göl Mahallesi” ise de eski nesil için “bısten”dir. Biz büyüklerimizden öyle duyduk…

O günün ÅŸartlarından mıdır bilmem, ama zamanında kızların erkekler gibi oyun alanlarında görünmeleri çok nadirdi. Her ne olursa olsun sınırlı özgürlüklerini belirli günlerde bile olsa tadını çıkarmasını bilirlerdi. Mesela; dini bayramlarda, düğünlerde, erkekler arasında onları görmek mümkündü. Özellikle bayram günlerinde akraba ziyaretlerinden sonra  bısten”de toplanırlardı.

Bugün Amerika’da popüler olarak bilinen (beyzbol) bir oyunun benzerini oynuyorlardı. Adı: “Arıy.”

Bu oyun kız çocuklarına ait olmasına raÄŸmen yetmiÅŸli yıllarda erkeklerde oyuna dahil olmaya baÅŸlamıştı. Ama yetmiÅŸli yıllarda “Bısten”de deÄŸil, “Mel-eb” (Devmıt ıl ÅŸeyh) dediÄŸimiz oyun alanında oynanırdı. Bu alan da köyün güneybatısında yer alır.

Oyun hareket gerektiren oyun olduğu için, fiziksel gelişim için de oldukça faydalı idi, ama sıkça oynanmaması nedeniyle bu faydasından yeteri kadar yararlanılamıyordu.

Kısaca oyun şöyle oynanırdı: futbol topunun olmadığı dönemlerdi. Kız çocukları eskimiş bez parçalarını yuvarlatıp oyuna hazır hale getirirlerdi. Bunun yanında beyzbol sopasına benzer bir sopaya da ihtiyaç duyulurdu. Çelik çumakta olduğu gibi top havaya kaldırılır, sağ eldeki sopa ile hızlıca havalandırılır oyunun öbür tarafındaki çocuklar, topu havada yakalamaya çalışır, topu yakalayan oyunu başlatma hakkı kazanır. Tahminimce bu oyunda yenme/yenilme yoktu amaç iyi bir vakit geçirmekti.

Bugün Amerika’da meÅŸhur olarak bilinen bu oyunu izlerken; acaba Amerikalılar bu oyunu  Kınderiplilerden mi öğrendi? Demeden kendimi alamıyorum. 🙂

Katkılarından dolayı Fehmi Akyol’a  teşekkür ederiz.

Yazı: İsimsiz Kahraman

  1. “Köyümüzün Kayıp Mekanları…” 2 Yorum

  2. tarafli yayin yapiyorsunuz diyenlere kapak olsun.hikayesi ile resimleri koyan arkadaslara tesekkur ediyorum.bunu beldemizin her mahallesine yaymamiz lazim.saygilar.

    ibrahim pala 23 Kasım 2008

  3. burası bizim köyümüz mü?… ne güzel.

    ömer 29 Kasım 2008

Yorum yapmak için giriş yapınız.